Türk Milleti’nin var olma mücadelesini kırmayı, Türk Ulusunu vatansız bırakmayı amaçlayan emperyal güçler, ‘yenilmez’ dedikleri, dönemin en güçlü armadalarıyla Çanakkale Boğazı’nı geçmek üzere harekete geçmişlerdi. Çanakkale’yi geçmeyi, İstanbul’u almayı ve Türk Milleti’ni savaş dışı bırakmayı planlıyorlardı. Hesapları Türk Milleti’nin çelik iradesine ve ölümü hiçe sayarak savaşması karşısında bozuldu. İngiliz ve Fransız yayılmacılığı, saldırganlığı; Türk Ordusu karşısında ağır bir yenilgiye uğradı.
Çanakkale Zaferi; Türk Milleti’ni esir ederek, Anadolu’dan söküp atmak
isteyenlere atılan okkalı bir şamar olduğu kadar, mazlum milletlere de umut
teşkil etmiştir.
Çanakkale Savaşı’nda, kara muharebelerinde önemli başarılara imza atan ve
nasıl bir askeri deha olduğunu dünyaya kanıtlayan Türkiye Cumhuriyeti’nin
Kurucusu Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk, Kurtuluş Savaşı’na giden yolda
Çanakkale Ruhu’nun yaratılmasına öncülük etmiştir.
Çanakkale Zaferi; düşman ne kadar güçlü ve çok olursa olsun, milletimizin
inancı ve bağımsızlığa olan düşkünlüğü karşısında yenilgiye mahkum olduğunun
destansı kanıtıdır. Çanakkale’de Türk Milletini Anadolu’dan da çıkarmak için
gözü dönenlere karşı, yüzbinlerce şehit ve gazi pahasına tarihin en büyük
zaferlerinden biri kazanılmıştır.
Atalarımız bizlere bir vatan bırakmak için canlarını hiçe saymışlardır.
Onların fedakarlıkları sayesinde bugün varlığımızı sürdürüyor, kendi
vatanımızda yaşıyoruz.
Çanakkale Savaşı’nda Türk Ordusu’nun dünya savaş tarihine altın harflerle
yazılan zaferi, dünya tarihini de değiştirmiştir. Atalarımızın canları
pahasına kazandıkları zaferin değerini bilmeli, Çanakkale Destanının önemini gelecek
nesillere mutlaka aktarmalı, öğretmeliyiz.
18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi’nin 110.
Yıldönümünde, başta Türkiye Cumhuriyeti’nin Kurucusu Büyük Önder Mustafa Kemal
Atatürk olmak üzere, aziz şehitlerimiz ve gazilerimizi bir kez daha rahmet,
minnet ve saygıyla anıyorum.
Zeydan Karalar
Adana Büyükşehir Belediye Başkanı